SEVGİLİLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN.
Kutlanılan 14 Şubat sevgililer gününde tabi ki herkesin sevgilisi olmayacak ve bu günü o kişi buruk geçirecek. Bazıları da sevdiği arkadaşlarıyla birlikte, bazıları ise benim gibi yüreği hafif ıslak olduğundan kuytu köşelere çekilip güneşte kurutmak için ağaç dallarına asacak yürek renginin solup solmamasına aldırmadan.
“Seni seviyorum!” demek ister insan böyle kutlanan önemli günlerde? Acaba hangimiz bu “Seni seviyorum!” cümlesini söylerken inanarak, içten söylüyor? Acaba kaç kişi sevgiyi yüreğinin en derininde hissediyor? Acaba kaç kişi sevgisin üzerinden çıkar sağlamadan sevmeyi becerebiliyor? Acaba kaç kişi sevgi uğruna, karşılıksız vermeyi erdem sayıyor? Acaba kaç kişi sevgisini tek bir kişiye yoğunlaştırıp, "biri gider, biri gelir!" düşüncesinden uzak yaşıyor?
Bizlere galiba sevmeyi yanlış öğrettiler.
Sevmek; sadece sevdiğini koluna takıp, "bak, ben seni seviyorum! Seviyorum ki, seni koluma takıp ortalıkta dolaşıyorum" demek değildir.
Sevmek; el ele tutuşarak film seyretmek de değildir.
Sevmek; haftanın belirli günlerinde, sadece belli saatlerde buluşmak da değildir.
Sevmek; "seviyorsa beni bırakıp gitmez!" deyip, sevgiyi kendi kaderine terk etmek demek değildir.
Sevmek; "o bana nasıl davranıyorsa, ben de ona öyle davranırım" demek de değildir.
Sevgide yalan olmaz, aldatmaca olmaz, menfaat olmaz, ihanet hiç olmaz.
Ne güzeldir, ne anlamlıdır "SENİ SEVİYORUM!" demek.
Sevmek; hiç sebepsiz, her an sırf sesini duymak için aramaktır.
Sevmek; gecenin bir yarısı da olsa "Seni Seviyorum" mesajı yollayabilmektir.
Sevmek; hiç ummadığı bir anda, hiçbir şey söylemeden sarılabilmek, saçlarını okşayabilmek, başını göğsüne yaslayabilmektir.
Sevmek; zor anlarında yanında var olduğunu hissettirebilmektir.
Sevmek; kaybetmek korkusuyla kıyasıya mücadele edebilmektir.
Sevmek; "tekrar söylemenin ne gereği var ki!" demeden defalarca " Seni Seviyorum" diyebilmektir.
Sevmek; el ele yürürken birden durup, köşedeki çiçekçiden bir çiçek alıp verebilmektir.
Sevmek; hiç gereği yokken, ona küçükte olsa minik bir şey almak, onu mutlu etmek isteğidir.
Sevmek; her türlü alışkanlıklardan seve-seve vazgeçebilmektir.
Sevmek; sevgisi uğruna her şeyden vazgeçip, sevgisi uğruna her şeyi ayaklar altına alarak, size koşan sevgilinize yüreğinizi açabilmektir.
Sevmek; her ne olursa olsun, bir lokmayı, bir kuruşu paylaşabilmektir.
Sevmek; düşünmek, merak etmek, düşünüldüğünü merak edildiğini bilmektir.
Sevmek; her an özlemek, özlenildiğini bilmektir.
Sevmek; başkalarıyla ilgilenmek, başka birilerinin gönüllerine girmek, ya da gönül eğlendirmek değildir.
Yüreğimiz böyle hissetmiyorsa eğer, sevgimizi böyle yaşamıyorsak, dürüst davranıp kimseye o çok anlamlı "seni seviyorum" cümlesini demeyelim, kandırmayalım hem kendimizi hem de karşımızdakini.
Yaşadığımız şu kirli Dünyada, bırakalım da SEVGİLER temiz kalsın.
Sevgi dilimizde değil, yüreğimizde olsun. Ve eğer yüreğimizin derinliklerinden süzülerek sıcacık akıyorsa bu duygu, hissediyorsak bunu sevgiyi duyumsuyorsak eğer, sevdiğimize "SENİ SEVİYORUM" demekten kaçınmayalım.
Mevlana demiş ki;
"Birisi güzel bir söz söylüyorsa, bu dinleyenin dinlemesinden, anlamasından ileri gelir."
Yüreklerinizden ve dilinizden sevgi eksik olmasın SEVGİLİLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN.
Betül Erdoğan
Yorumlar
Yorum Gönder