Dilan kızın öyküsü!..
Çaresizdi çok çaresiz küçük Dilan.
Henüz 14 yaşındaydı…
“Küçücük çocukken zorla evlendirilen ve daha sonra da evlendirildiği kişi ile anlaşamayıp baba evine geri dönen Dilan, geri dönmenin bedelini hayatıyla ödedi.” Diye üçüncü sayfa haberlerinde yer aldı…
O çocuk ruhuyla, mahalleden bir gence tutulmuştu.
Açılmışlardı birbirlerine ama kaderi olan zalim baba ayırmıştı onları…
Şöyle demişti sonrasında Dilan sevdiğine.
“Hani hep derdin ya giden unutur bütün acıyı kalan çeker diye. Öyle değil işte severek giden çeker acıyı. Bırak gitmeyi, gitmek düşüncesi bile ölümü yaşatmaya yeterken, gitmeye mecbur bırakılan çeker acıyı. Ben
gittim ama acıyı da ben çekiyorum. Söylesene yiğidim hani kalan çekerdi bütün acıyı?
Ben senden hiç gitmedim ki.
“Gidiyorum” derken bile sende kaldım ben.
Bir başkasına ait oluşumu gördün.
Oysa ben sana aittim değil mi?
Sana şöyle söylemiştim. “Ben seninim” demiştim unutmadın söylediklerimi biliyorum.
Yalan değildi söylediklerim. Ormana gidip sonsuzlukta kaybolduğumuz, beraber geçirdiğimiz onca zaman da yalan değildi.
Bütün her şeyden geçtim de yüreğimdeki senden vaz geçemedim
Her baktığım yerde seni görürken; yudumladığım su, aldığım nefes senken, söyle bana nasıl gidebildim senden yiğidim?
Nasıl kalabildim ben sensiz?
Kim sevebilir seni benim gibi çocukluk aşkım?
Hangi seven yürek yiğidini ölürcesine bekletir?
Soğuk ve karanlık köşelerde ölümü bekleyen yaşlı kimsesiz insanlar gibi bekledim seni.
Her gün duvarlara çizik attım günleri saydım gizlice.
Bir gün dedim; güneş doğuşunda bir gün gelecek kavuşacağız...”
+++++++++++
Dini nikahla istemediği bir adamla evlendirilen Dilan kız yine tanıdık geliyor bize.
Sadece hikayedeki kişiler farklı.
Baba evine geri dönen Dilan kızı, önce yeğenleri kaçırıp tecavüz ediyor ve hamile bırakıyor.
Tecavüze uğradığı için, o genç kız haksız ve suçlu duruma düşüyor.
Çünkü, o küçük kadın kendini savunamadığı için suçlu.
Dilan’a tecavüz edenler ise; her zamanki gibi haklı hatta öyle haklılar ki o şerefsizlerin babaları da çocuklarıyla gurur duyacak kadar haklı.
Çünkü kadın onlar için hiçbir şey ifade etmiyor.
Sadece uçkurlarına düşkün erkekler, yeğenine, yengesine başka akrabalarına tecavüz etse bile hep haklılardır.
Onların törelerinde, baba evine geri dönen veya tecavüze uğrayanlar hiç acımadan öldürülür…
Dilan kız karnında taşıdığı tecavüz bebeğiyle birlikle öldürüldü.
Bu nasıl bir vicdandır, nasıl bir ruh halidir ben çözemiyorum.
Yüreğinde birazcık sevgi ve vicdanı olan böyle bir vahşeti yapamaz.
Hayatının baharında olup, yaşama sevincini yok ettiğiniz Dilan kızı düşününce içiniz rahat mı, geceleri uyuyabiliyor musunuz?
Betül ERDOĞAN
Yorumlar
Yorum Gönder