UMUDUMUZ GENÇLİK!
İstanbul Taksim Gezi Parkı'ndaki ağaçları kurtarmak için, o günlerde gençlerimiz yatak-yorgan Parka yerleşmiş inatla çalışmalara engel olup, polisle karşı karşıya gelmişti.
Gazetelerin birçoğu, televizyonların ise yüzde yüze yakını iktidar baskısıyla her ne kadar görmezden gelse de, Batı medyasının tabiriyle, Türkiye'de bir devrim yaşandı. Bu devrime ben yakışan bir ad koymuştum:
TÜRK GENÇLİĞİNİN DEVRİMİ!..
Araya zaman girdi bu olaylar unutuldu gitti.
Sonra;
Berkin Elvan, masum küçücük bir çocuk. Gezi olayları sırasında ekmek almaya giderken başından gaz kapsülü ile vuruldu ve 269 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti.
Oysa ki; polisin görevi insan yaralamak veya öldürmek değil, olayları önlemektir.
Ellerinde Türk bayrağı taşıyan insanları tazyikli suyla havada uçurdular. Acımasızca kendi vatandaşlarına orantısız güç kullandılar. Zalimce, gaddarca, haince...
Sessiz kalan yandaş tv kanalları, bütün Türkiye çapında bu olaylar yaşanırken; çoğu aptal - aptal programlarına devam ettiler.
Bizler ise; Ulusal ve Halk tv'den haberler almaya çalıştık.
Bu olaylar olurken, göze batan tek önemli olan şuydu:
TÜRK GENÇLİĞİ AĞAÇ DEVRİMİ'nin baş mimarıydı ve küçük Berkin'in de hak arayıcısıydı...
Ülkemizde hiç olaylar bitmiyor, her an gündem değişiyor.
Başbakanın, neye, kime kızdığını anlayamadan bir de baktık ki, Twitter’ı kapatıvermiş!
TÜRK GENÇLİĞİ durur mu? Onlar Mustafa Kemal'in çocukları hemen atağa geçtiler.
Ülkemizde 12 milyon kullanıcısı olan Twitter’ın yasaklanması pek işe yaramadı. Twitter'ın yasaklanmasından hemen sonra Türkiye'de dakikada 17 bin tweet atıldığı belirlendi.
Başbakanın, yasaklamadan önce Türkiye'de günde yaklaşık 1.8 milyon tweet atılırken, Twitter yasağından sonra, ilk 24 saatte 2.5 milyon tweet atıldığı belirtildi.
Başbakanın,"Kökünü kazıyacağız" demesi gene GENÇ'lerimizin ince zekası sayesinde havada asılı kaldı. Twitter'ın yasaklanmasıyla birlikte tüm kullanıcılar, dakikada ortalama 17 bin tweet attı.
Ben, bu Türk gençliğini izlerken onur duyuyorum, ağlamaklı oluyorum.
Onlar olduğu sürece bu Vatanı kimse bölemeyecek!..
Artık kimse korkmuyor bu faşist iktidardan!
Yarın gündemde ne olacak? Bilinmez.
Bana göre en önemlisi, seçim öncesi çıkacak her olayda, halkımızın soğukkanlı, kararlı ve olgun tavrı olacaktır.
Gençlerimizi belki de; Deniz Gezmiş abilerinin sözü fişekliyor!
"Vatan için uykularınız kaçıyorsa devrim başlamış demektir!.."demişti Deniz.
Nazım ustayı da unutmamak lazım bu günde.
"DÜNYAYI VERELİM ÇOCUKLARA
Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne. Allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar. Oynasınlar türküler söyleyerek yıldızların arasında. Dünyayı çocuklara verelim. Kocaman bir elma gibi verelim. Sıcacık bir EKMEK SOMUNU gibi. Hiç değilse bir günlüğüne doysunlar. Bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı. Çocuklar dünyayı alacak elimizden. Ölümsüz ağaçlar dikecekler."
Korkusuz gençlikle el-ele beraberce aynı yolda güvenle yürüyerek, yepyeni bir dünya Türkiye'sinde buluşmak üzere...
Betül
Yorumlar
Yorum Gönder